MAİS AŞ Genel Müdürü Dr. Berk Çağdaş, Çanakkale Gökçeada’da gerçekleştirilen yeni Renault Austral’in basın toplantısında önemli açıklamalar yaptı. İşte o açıklamalar.
“500 araç, 250 bin TL bir kapora bedeliyle ön siparişi açıldı ve dakikalar içerisinde satıldı. Üzerine 350 tane daha araç aldık. Onlar da aynı şekilde satıldı. Yani çok çok yoğun bir ilgi var.” Çağdaş, bu yıl için toplamda 6 bin adet Austral satışı hedeflediklerini, ekim ayından itibaren de Austral’in tam hibrit modelinin Türkiye’de satışa sunulacağını ifade ederek, araç sayısının gelen talebin niteliğine göre daha farklı boyutlara da gidebileceğine işaret etti.
Otomobil bulunurluğu konusunda hala zorluklar olduğuna işaret eden Çağdaş, şunları kaydetti:
“Tabii ki zorluklar hala var. Malzeme tedarikinde de var, üretimde de var. Biliyorsunuz bunlar yurt dışı kaynaklı. Ama bunlarda eğer çok radikal değişimler olmazsa diğer modellerimizde de tabii ki bir rahatlama olacağını ben şahsen bekliyorum. Ama tabii burada çok değişkenlikler oldu. Onun için çok kesin konuşmak da istemiyoruz. Müşterilerimiz bazen belirsizliklerden şikayet ediyor. Ama şu anda içinde bulunduğumuz hayat, ortam, otomotiv sektörünün yapısı bütün dünyada da, Türkiye’de de belirsiz.”
Peşin satışların çok ağırlıklı olduğunu görüyoruz”
Mevcut ortamda da tüketicilerin doğal olarak kendi kendilerine bir spekülasyon oluşturduklarını belirten Çağdaş, “Türkiye’de normal zamanlarda her 100 aracın 60’ı kredi ile satılıyordu. Şu anda peşin satışların çok ağırlıklı olduğunu görüyoruz. Çünkü yastık altındaki para, döviz vesaire bozuluyor, araba alınıyor. Çünkü faizi uygun bulmuyor veya dövizde iniş çıkıştan çekiniyor. ‘Ama enflasyon var, araba fiyatları artacak’ diyor. Otomobil, adeta bir yatırım aracı olarak görülüyor.” diye konuştu.
Araçların yüzde 40’ı spekülatif amaçla alınıyor.
Dr. Berk Çağdaş, bazı AVM ve cami otoparklarında plakalanmış sıfır araçların görüldüğünü anımsatarak, “Şu an şunu rahatlıkla söyleyebilirim; sattığımız 100 aracın en az 40’ı spekülatif amaçlı alınıyor. ‘Alalım, elimizde tutalım seçim sonrası dönemde bunu kullanalım, değerlenmiş olsun paramız’ şeklinde… Bu durum ikinci el piyasasını da darmadağın ediyor.” dedi. Bayiden sıfır alınan araçların ikinci el sitelerinde üzerine yüksek miktarlar eklenerek satıldığını gördüklerini ancak bu durumun sürdürülebilir olmadığını vurgulayan Çağdaş, “Tabii ki makro koşullar, politik-ekonomik anlamda stabilize olduğu zaman bunun ortadan kalktığını göreceğiz. Biz Renault ve Dacia olarak, çok yakın gelecekte anons edeceğimiz yeni lüks premium markamız olarak, daima istikrarı, istikrar noktasını hedefliyoruz ve her zaman uygun nitelikle, ulaşılabilir bir bulunabilirlikle yaklaşmayı hedefliyoruz. Ne çok fazla stok, ne çok az stok… Tam zamanında stok ile işimizi götürmeye çalışıyoruz. Böyle bir ortamda bu arabayı lanse ediyoruz.” şeklinde konuştu.